13 Şubat 2012 Pazartesi

Bir Yumru Düğümlendi Boğazıma :(

Evet aynen böyle, bütün enerjimi kaybettim. Derin derin nefes alıyorum yinede geçmiyor içimi kaplayan üzüntü. Sanki grip olmuşum gibi elim kolum kalkmıyor. Bu yazıyı okudum çünkü..

"Aslında dün gitmem gerekirdi. Ama ateş varken trombositlerim daha da düşeceğini bildiğim için bu gerçekle karşılaşmaktan korktum.
Korktum ama en sonunda dayanamadım, ateş düşürücü içtiğim halde 38.4 kanser hastalarında ateş 38 geçince iyi hücrelerin hepsi yıkılıyor.
Acile giderken Atakan canım yavrum benim elimden tutup koltuğa oturtuyor ne olur gitme diye.
Dudakları büküldü, ağlamıyor ama gözleri yaşlı. Sana gelirken süt dilimi alırım dedim istemem dedi, kahvaltıya simit alıp geleyim dedim.
Olmaz ne olur sen gitmede ben ne süt dilimi ne de simit isterim annem ne olur gitme dedin.
Gözlerim akmasın diye yanında, tuttum kendimi. Canım tatlı yavrum kaç gündür doya doya sarılıp öpemedim seni. Sanada geçer diye hep uzaktayım sana karşı. Şu günlerde bu geçici ( inşallah geçicidir tabiii ) bir grip ya da soğuk algınlığı kötü oldu. Dertli başımıza daha büyük dertler açıldı. Vücudu kuvetlendirelim diye çaba sarfederken bizimkiler şimdide grip ve yüksek ateşle uğraşıyoruz. Bu durum bütün trombosit değerlerimi daha da düşürmüş. Perşembe günü 74.000 olan değer bu gün 63.000′e düşmüş üzüldüm tekrar. Artmasa bile keşke düşmeseydi. Ya da biii lokma artsaydı keşke"

Okudukça yaşadım, kendimi ve Nehiri düşündüm daha da kötü oldum. Ve üzülmek yerine elimden gelen ne varsa yapmaya karar verdim. İnşallah bu kanser hastası anne ve oğlu bir daha ayrılmak zorunda kalmaz..

http://www.gamzeakbas.blogspot.com/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder