Aylardan haziran, Adanada bir minik kuş :)
Adanada ne işimizmi vardı ? Ucuz uçak biletimiz vardı ..
Asıl komplike planımız Adanadan otobüsle Antepe geçerek bir kaç gün gezip sonra da Malatyada düğüne gitmek.
|
İlk defa otobüs yolculuğu yaptık Nehirle ,çok rahat ettik aslında..
Tabiiki çizgi film seyrederek geçti yolcuğun büyük kısmı..
|
Antepe vardığımızda saat baya geç olmuştu ve biz otogardan inip otele gitmek için hem macera olsun hemde yöreyi daha iyi tanıyalım diye taksi yerine minibüse binmeyi tercih ettik. Ve ilk intibamız Anteplilerin kesinlikle çok yardımsever olduklarıydı.Biz minibüse binerken Nehirin pusetini birkaç kişi birlikte sırtlayıp minibüse aldılar..Ve gezmeyi çok seviyorlar , saat neredeyse 23:00 olmuştu ve herkes çoluk çocuk sokaklarda parklarda geziyordu..
Otelimiz bir çok sokağının restore edildiği Bey Mahallesindeydi (Zeynep hanım Konağı). Ve mahalleye daha ilk adım attığımızda tarihi sokakları ve güzel ışıklandırması karşısında resmen büyülendik. Sienada çok beğendiğimiz ortaçağdan kalma dar sokakları hatırladık, yabancı bir ülkeye gelmiş gibi hissettik ...
Ve en meşhurlardan İmam Çağdaş'a gittik saat geç olduğu için yemek servisi yapmadılar, bizde müthiş baklavalarından yedik. Nehirin çatal uzattığına bakmayın aslında baklavaları yemek yerine onlarla oynamayı tercih etti.
Ve meşhurlardan biri daha Tahmis kahvesi.. Buraya orda kaldığımız süre içinde her fırsatta tekrar tekrar gittik. Çok ama çok sevdik burayı...
|
Nehirin her gittiğimizde hemen koşturduğu penceresi :) |
Kaleden başlayıp elimizde haritamız yürüyerek bütün müzeleri , çarşıları adım adım gezdik.
|
Nehir hanım pusetine yerleşti ve gezmeye hazır :) |
|
Ama pusetten indiğinde de koşmaya hazır :) |
|
Etnoğrafya müzesinin balkonlarında koşturan Nehiri dururken nasıl yakaladık bilmiyorum :) |
|
Heykellerede çok şaşırdı, gidip sofralarına oturmak istedi zor tuttuk yine :) |
|
Hayri ustanın yerinden yemeni almayıda ihmal etmedik , Nehir çok ağladı orda nedense..
|
Zeugma da en çok ışık oyunlarını sevdi .
Zaten sonrasını göremedi , çünü pusetinde uyuyakaldı. Bizde bütün müzeyi ayrıntılı bir şekilde gezdik.. Üç boyutlu bir film seyrederek müzeyi gezmeye başladık, Mozaikler çok etkileyici ve güzeldi, çingene kızı mozayiğiylede özellikle müzedeki sunumu biraz daha özel olduğu için son noktayı da koyduğumuzda müzeden gerçekten çok çok etkilenmiş olarak çıktık dışarıya...
Neyseki yine lezzetli yemeklerle kendimize geldik. Nehir halaa uyuyordu.
|
"Halil Usta" Zeugmaya yakın bir yerde, zaten müzedeki görevlilerde direk oraya yönlendiriyorlar.
Hem Zeugmayı gezip hemde yemeğimizi bitirdik ve Nehir hala uyuyordu :) |
Bey mahallesinin sokaklarında Özgür kız Nehir fotoğrafları:
|
O dizler nasıl simsiyah oldu öyle :) |
|
Yine zor zapdedilen Nehirle çok zor çekilen bir poz :) |
|
Yorgun turist otele dönüyor... |
Vee yine en müthişlerden biri : katmerci Zekeriya Ustanın fıstıklı kaymaklı katmerleri ...
Nehir bayıla bayıla öyle güzel yediki, sırf bunun için bir daha gidebiliriz...
Antepte yine çok beğendiğimiz şeylerden biride kilometrelerce uzunluktaki geniş ve yemyeşil parklarıydı.
Çok fazla parkları gezme imkanımız olmadı ama Masal Park'a gittik. Masal kahramanlarının heykellerinin bulunduğu bir park , çok mükemmel olmasada Nehir için gayet değişik ve eğlenceli geçti.
|
Favorimiz tabiiki Keloğlan oldu :) |
Vee Antepte iki gece 3 gün kladıktan sonda Malatya ya geçtik..
Ekşi Ekşi vişneleri löp löp mideye indiren Nehir.. Malatyada meyve bahçesinde..